Dizi ve sinema dünyasında, bölümün dinamiklerini elinde tutmaya çalışan kimi menajerlerin, üretimciler ve ajanslar üzerinde baskı kurarak inhisar oluşturma teşebbüslerine dair yeni bir soruşturma açıldı. Kelam konusu olan isim, daldaki gücünü süratle pekiştiren menajer Ayşe Barım.
Hakkında başlatılan soruşturma, yalnızca monopolleşme değil, tıpkı vakitte şantaj argümanlarını da beraberinde getiriyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma, daldaki menajerlerin birbirlerine yaptıkları bilinmeyen mutabakatlar ve tehditlerle, kurul oranları üzerinde nasıl bir baskı kurduklarını gözler önüne seriyor.
Barım’ın başını çektiği bu yapılanmada, menajerlerin, bilhassa yüzde 20’yi geçmeyen kurul oranlarını kabul etmeyen imalcileri ve ajansları dışlamaya yönelik planlar yapmaları dikkat çekiyor. Yüzde 10 üzere düşük bir kurul oranını kabul etmeyen ajanslarla oyuncu vermemeyi göze alan bu menajerler, daldaki güç savaşını güzelce kızıştırmış üzere görünüyor.
Bu olaylar zinciri, “Ajans Komitesi Sıkıntısı Düzenleme” isimli bir Whatsapp kümesinde şekillenmeye başlamış. Ayşe Barım’ın yazdığı bildiriler, bölümdeki menajerlerin birlikte hareket etme niyetini ve bu işin karşısında durmaya çalışanları nasıl etkisiz hale getirmeyi planladıklarını net bir halde ortaya koyuyor. Yapımcıların, menajerlerin komitelerine ait verdikleri kararlarla da ajanslar ortasındaki tansiyon tırmanmış durumda.
Ancak, tüm bu kelam konusu tehdit ve manipülasyonun, Rekabet Kanunu açısından önemli meseleler yaratabileceği de belirtiliyor. Menajerlerin bu çeşitten aksiyonları, sadece daldaki adaletsizliği değil, birebir vakitte yasal riskleri de beraberinde getiriyor.
Sektördeki adaletsizliği lisana getiren oyuncular ve çalışanlar, bu olayın yalnızca birkaç menajerin çıkarlarını korumak için değil, sistemin genelinde önemli bir çürümenin işareti olduğunu söylüyor. Hatta Amerika’da yaşayan oyuncu Tolga Karel, bu olayın “geç kalınmış bir operasyon” olduğunu belirterek, bu cins manipülasyonlardan ötürü hayatını kaybeden oyuncuları anıyor.
